Ağustos'ta oynanması gereken ve bir türlü oynanamayan Süper Kupa rezaleti hakkında kısaca bir yorumum var!
Fenerbahçe ile Galatasaray arasındaki maç, ağustos ayında oynanması gereken bir müsabaka olarak belirlenmişti ancak beklenmedik gelişmeler sonucunda Aralık ayında Suudi Arabistan'da bile gerçekleştirilememiş, nihayetinde ise saçma sapan bir tarihe ertelenmişti. Bu durum, futbol camiasında Galatasaray hariç büyük bir tepki yaratmıştı.
Geçtiğimiz haftalarda Trabzon ile oynanan maçta futbolcuların canına kast edilmesi, öncesi ve ardından yaşanan türlü olumsuzluklar, Fenerbahçe'nin sabrını taşırdı. Bu duruma karşı bir tepki olarak, Fenerbahçe, Nisan ayında düzenlenen süper kupa maçına U19 takımı ile çıktı. Maçın başında sarı lacivertli takımın pasif duruşu, binlerce yorumu beraberinde getirdi. Ancak bu yorumlar, aslında birer teşekkürdü. Çünkü bu kirli düzende, ne Fenerbahçe'nin ne de Türk futbolunun kaybedecek bir dakikası kalmamıştı. Fenerbahçe'nin birinci dakika geri çekilmesi, Galatasaraylıların zafer sevincini gösterirken, aslında ortada zıplayanların kim olduğunu herkese göstermişti. Bu duruş, bence kendilerince çok haklıydı. Gülen taraf Galatasaray ve ekranlara yansıyan görüntülerde Mehmet Büyükekşi'ydi.
Sayın Ali Koç'un bu adımı, doğru bir hamleydi. Haksızlığa karşı daha fazlasının yapılabilmesi için bir fırsat olarak görülmelidir. Fenerbahçe fazla tevazu gösterdi.
Maç sonrası yapılan açıklamalardan biri de Wanda Nara'dan geldi. "Futbol cesurlar içindir" yazmış. Nara, Fenerbahçe'nin dışında pek az kişi, bu kadar cesur bir şekilde güçlülere karşı direnmeye cesaret edebilirdi.
ESKİYE DÖNMEK VE ESKİSİ GİBİ KEYİF ALMAK İMKANSIZ. TÜRK FUTBOLUNUN KEYFİNİ HERKESİN ELİNDEN ALDINIZ. SONUMUZ HAYIRLI OLSUN. AMA ZOR.
