Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Seçilmiş Başkanı Donald Trump, eğer söyledikleri ciddiyse, Louisiana Satın Alımı veya Alaska'nın Rusya’dan alınması gibi tarihi anlaşmalarla yarışabilecek bir Amerikan toprak genişlemesini gündemine alıyor gibi görünüyor.
Kanada ile Alay ve Grönland'a Yeniden İlgi
Geçtiğimiz hafta Trump, ABD'nin kuzey komşusu Kanada’yı 51. eyalet haline getirebileceğini ima ederek Kanadalı yetkililerle alay etti. Bunun yanı sıra, ABD yapımı Panama Kanalı'nı ele geçirme tehdidinde bulundu; bu kanal, son çeyrek yüzyıldır Panama'nın kontrolünde. Ayrıca Pazar günü Trump, Danimarka’ya ait olan ve uzun süredir dikkatini çeken Grönland’ı ele geçirme konusundaki isteğini bir kez daha dile getirdi.
Politika mı, Retorik mi?
Trump’ın ifadeleri, ciddi politika önerileri ile yalnızca medyanın dikkatini çekmek veya tabanını motive etmek için yapılan retorik hamleler arasında sıkça gidip geliyor. Bazı durumlarda, bu tür açıklamalar, Trump'ın anlaşma yapma girişimlerinde kullandığı bir başlangıç stratejisi olarak da yorumlanıyor.
Panama Kanalı Tehdidi
Trump, bu hafta sonu Panama Kanalı’nı geri alma tehdidinde bulunurken, bu açıklamayı ABD gemilerinin Pasifik ve Atlas okyanusları arasında geçiş ücretlerinde indirim talep etmek için kullandı. Arizona'daki muhafazakar bir etkinlikte yaptığı konuşmada, “Panama yetkilileri, lütfen buna göre hareket edin,” diye uyarıda bulundu.
Manifest Destiny'nin Modern Yansımaları
Trump’ın bu önerileri, ABD’nin yurtdışındaki etkisini artırmayı hedefleyen politikalarıyla dikkat çekiyor. Kampanya sürecinde ABD’nin yabancı müdahalelerden çekilmesi gerektiğini savunmasına rağmen, bu fikirler, 19. yüzyılın Manifest Destiny doktrininin modern bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
Grönland ve Panama'nın Stratejik Önemi
Trump, Grönland’ın mülkiyetinin “Dünya çapında ulusal güvenlik ve özgürlük amaçları” için “mutlak bir zorunluluk” olduğunu söyledi. Panama Kanalı’nı “hayati bir ulusal varlık” olarak tanımladı ve kontrolünün ABD’ye geri dönmesinin ulusal çıkarlar açısından önemli olduğunu vurguladı.
Panama'ya Baskı ve Trump'ın Ticaret Gündemi
Trump’ın danışmanlarına göre, Panama Kanalı’na yönelik ilgisi, ABD şirketlerinin Panama’daki muamelesine ilişkin endişelerle bağlantılı olabilir. Kanal kullanım ücretlerinin düşürülmesi, yabancı mallara uygulanacak tarifelerden kaynaklanacak maliyet artışlarını dengelemek amacıyla gündeme gelmiş olabilir.
Panama'nın Tepkisi
Panama Devlet Başkanı José Raúl Mulino, sosyal medyada yaptığı açıklamada, kanalın mülkiyetinin “pazarlık konusu olmadığını” belirtti. Açıklamada, bu tür tehditlerin kabul edilemez olduğu vurgulandı.
