TMOK Başkanı Ahmet Gülüm, Türkiye'nin spor kültürünü geliştirmeyi amaçlıyor

Ahmet Gülüm, özel açıklamalarda bulundu.

Gülüm, 53 yıl boyunca spordan kopmamasının TMOK'daki başkanlık görevi için çok büyük bir avantaj olduğunu belirterek, "Söz konusu 53 yıllık dönemin en önemli periyodu, Türkiye Voleybol Federasyonunda başkanlık yaptığım zamandı. Bu sırada ülkede ve Uluslararası Voleybol Federasyonunda çalışmalar yaptım. Sonrasında iş insanı olarak spor dünyasında 1,2 milyar doların üstünde kaynak yaratarak bu endüstriye katkıda bulundum. Spor medyasındaki çalışmalarım da bana müthiş bir deneyim kazandırdı. Şimdi TMOK çatısı altında bu deneyimlerimle ülke sporuna katkı sağlamak istiyorum. Benim çok etkilendiğim, kıymet verdiğim ve ülke sporunun en değerli insanlarından biri olan Sinan Erdem, benim bu yola girmemi sağladı. Rahmetli Sinan Erdem'in söylediklerinin doğrultusunda 60'ın üzerinde federasyona hizmet vermek için TMOK'un çatısı altındayım. Çok geniş bir yönetim kadrosuyla hizmet vermeye çalışacağız." diye konuştu.

"Bizler, bu makamlarda gelip geçiciyiz"

Başkanlığa seçilmesinin ardından eski başkan Uğur Erdener'i sahneye çağırıp teşekkür etmesine değinen Gülüm, sözlerini şöyle sürdürdü:

"TMOK, ülke sporu için çok önemli bir görev ifa ediyor. TMOK'un 14 yıl boyunca başkanlığını yapan Uğur Erdener'e teşekkür etmek istedim. Bu yüzden kendisini sahneye çağırdım. Orada bulunan herkes ayağa kalkıp kendisini alkışladı. Bu aslında ülke sporuna verilmesi gereken bir mesajdı. Bu tür kurumlar gelip geçicidir. Ben, Türkiye Voleybol Federasyonunda başkanlık yaptığım dönemde böyle bir makamı kendi isteğimle terk etmiştim. Bizler, bu makamlarda gelip geçiciyiz. Bizden sonra gelecek kadroları yetiştirmek zorundayız. Bu kadrolara gelecek kişileri liyakatle seçmeliyiz. TMOK olarak bu demokratik yaklaşımımızı sürdüreceğiz. Uğur Erdener ile en kısa sürede bir araya gelip mevcut deneyimlerinden faydalanmak istiyorum."

Ahmet Gülüm, farklı projeler ortaya koyarak devletin çeşitli kurumlarını spor çalışmalarının içine çekmek istediklerini belirterek, "Türkiye'de spor kültürünün yaygınlaştırılması, geliştirilmesi ve geniş kitlelere ulaştırılması için çalışacağız. Ülkemizde spor gündemde ama futbolla gündemde. Futbol da kargaşayla gündemde. Ülkemizdeki insanların, futbolun dışında kalan diğer bölümleri daha fazla konuşmasını istiyoruz. Ben Türkiye Voleybol Federasyonuna başkanlık yaptığım dönemde voleybol çok konuşulmuyordu. Hatta voleybol, masa tenisi kadar medyada yer almıyordu ama ben dünyanın bir numarası olabileceğimizi gördüm. Bu hayali de federasyon başkanlarımız doğru bir şekilde devam ettirdi. Bugün de dünyada en üst sıradayız. Bu yönetim ekibiyle yapacağımız işlerin sonuçlarını belki biz göremeyeceğiz ama gelecek nesiller bundan faydalanacaktır." ifadelerini kullandı.

TMOK'un ülkede bir ağırlığı olduğunu vurgulayan Gülüm, "Her TMOK başkanının kendisine ait bir stratejisi vardır. TMOK, şu anda bugünlere geldiyse geçmişteki başkanların ve yönetimlerin etkisi var. Sinan Erdem'i biraz ayırıyorum. Onun farklı bir vizyonu vardı. TMOK'u Sultanahmet'teki küçücük ofisten aldı, binalar ve salonlar yaptı. Bunu devletle birlikte yaptı. Örgütlü büyümeyi sağlayabilecek bir vizyon ortaya koydu. Sinan Erdem'in bu vizyonunu devam ettirmek ve yeni şeyleri hayata geçirmek için arkadaşlarımızla çalışıyoruz. Burada bir şeyleri tek başına gerçekleştirmek mümkün değil. Burada 45 kişilik ekibimizi daha yüksek sayılara çıkarmak istiyoruz. Burada yaptıklarımızın sonuçlarını belki de zaman içerisinde göreceğiz. Doğru ve sağlıklı bir zeminde strateji oluşturmak istiyoruz." şeklinde konuştu.

Sporun insan hayatı için çok önemli olduğunu belirten Gülüm, "Sporun ülkedeki herkes tarafından bilinmesi gereken temel birkaç tane çıktısı var. Spor, sadece kaleye giden top veya potaya giren top değildir. Spor, kendi yaşantın ve sağlığın için yapman gereken bir olgudur. Spor, böylece ikiye ayrılır. İlk olarak kendi yaşantın için yaptığın spor vardır. Bir de profesyonel olarak performans ortaya koyduğun spor vardır. Bunların arasında geçişkenlik vardır. Voleybol, bugün dünyanın bir numaralı branşı. Buradaki tüm kız çocukları, gidip voleybol oynamak için çaba sarf ediyor. Bu yüzden bahsettiğimiz geçişkenlik önemli. Spor kültürünü geliştirmek için ülkemizdeki bütün kurumların yeniden bu durumu düşünmesi ve değerlendirmesi gerekiyor. Bu konuyu harekete geçirmek istiyorum. Spor kültürü olmadan, profesyonel anlamda performans da olmuyor." şeklinde görüş belirtti.

"Kadınların hakkını yönetim kadrolarında veriyor olmamız lazım"

TMOK'un yönetim kadrosunda kadın-erkek eşitliğini sağladıklarını dile getiren Gülüm, şunları kaydetti:

"Kadın-erkek eşitliği, Uluslararası Olimpiyat Komitesinin (IOC) uzun yıllar boyunca belirlediği bir strateji doğrultusunda Paris 2024 Olimpiyat Oyunları'nda gerçekleştirildi. Kadınlar ve erkekler, burada ilk defa eşit sayıda katılım gösterdi. IOC de iç yapısında kadın-erkek eşitliliğine önem vererek ilerledi. Ben de burada çok önemli bir mesaj vermek istedim. Dünyada ilk kez bir milli olimpiyat komitesinin yönetim kurulunu eşit sayıda kadın ve erkekle kurdum. Hazırun da bize teveccüh gösterdi ve yönetime gelmemizi istedi. Demek ki mevcut hazırun, kadınların ülke sporuna önemli bir katkısının olmasını istiyor. Ülkemiz, kadın sporcularımızla gurur duyuyor. Baktığınız zaman en büyük başarıları da kadın sporcularımız elde ediyor. Kadınların hakkını yönetim kadrolarında veriyor olmamız lazım. Onları yönetim kadrolarında yetiştiriyor olmamız lazım. Bu çok değerli bir konu. Ben de bu durumun altını çizerek aday olmuştum."

Süper Lig'in en çok kızaran takımı Sivasspor

Uluslararası Olimpiyat Komitesinde (IOC) başkanlığa seçilen ilk kadın olan Kirsty Coventry'e değinen Gülüm, "Kirsty Coventry'in başkanlığa seçilmesi bence çok önemli bir mesaj. Biz de bu mesajdan çok önemli dersler almalıyız. Bunu da yönetim kadrosunda kadın-erkek eşitliğini gözeterek gösterdik. Coventry, çok büyük olimpik başarılara ulaşan bir ülkenin temsilcisi değil. Bu durum olimpik başarılar elde eden herhangi bir ülke sporcusunun dünyada farklı yerlere gelebileceğini gösteriyor. Coventry, bence IOC içinde bir takım değişiklikler yapacaktır. Artık olimpiyatlar, sadece birkaç ülkenin düzenleyeceği bir organizasyon değil. Kendisi, olimpiyatları farklı ülkelerin ve coğrafyaların organize edebileceğini gösterme anlamında bize yardımcı olacaktır. Kendisi ile yakın bir zamanda tanışmak için bir araya geleceğiz." değerlendirmesinde bulundu.