Saygıdeğer Önce Vatan Gazetesi okurlarım, bu gün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı. Bu günü her yıl olduğu gibi dünya çocukları ile birlikte kutlayacağız. Ancak çocuklarımıza bu günün ne anlama geldiğini yeterince öğretebildik mi? Neyi neden kutluyoruz?

Önce eşim Havva Altunçul’un 21 Nisan 2017 yılında Yerel Haberim Gazetesi’nde yayınlanmış “Tarih Ne Diyiyor?” başlıklı yazısından kısa bir alıntı yaparak başlamak istiyorum. Bu yazıda; Türklerin Orta Asya’dan Avrupa’ya göçleri ve kurdukları devletlerin kuruluş ve yıkılış sebeplerine değinmiş, kuruluşlarda akılcı ve iyi starateji uygulayan yöneticilerin halkları ile kurdukları güven ilişkisi ile başarılı devletler kurup büyüttüklerini, tersi durumunda ise iç ve dış etkenler ile devlet ve imparatorlukların yok olduğunu belirtiyor. Yazının sonuç kısmında ise şu ifadeler yer alıyor. “Sonuç olarak şu söylenebilir ki halkın devletine güveni ve yaşam tarzı, gelenek görenek ve dini inanışlarının güven altında olduğunu bilmesi devletlerin de halklarında yaşamlarında en önemli faktördür. Zira kurtuluş savaşı da işgal kuvvetleri tarafından zulüm gören Türk halkının lider olarak tayin ettiği Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına duydukları güven ve inanç ile yani yönetim ve halkın bütünleşmesi ile başarılmıştır.” Yazının bir alt paragrafında ise  “23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlayacağımız bu Pazar günü hem yetişkinlerin hem de çocuklarımızın tarih bilincini ve dünyaya yön veren günümüz politikalarını tarih süzgecinden geçirerek analiz edelim istedim. Türkiye Cumhuriyeti olarak bu coğrafyada varlığımızı sürdürmek istiyorsak hem devlet kademelerinin hem de halkımızın on adım ötesini görerek hareket etmesi gerekiyor. Dünya tarihi gösteriyor ki iç ve dış politikada hata yapan devletler ne kadar güçlü olurlarsa olsunlar, zaman içinde güç kaybedip parçalanıyorlar. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkesi birlik beraberlik adına uyanık olmaya davet ediyorum.”

Bu bayram, 23 Nisan 1927 yılında Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu ve dönemin Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa önderliğinde işgal altında ki yurdun düşmandan kurtulması için mücadele eden yetişkinlerin yanında, gerek okullarını bırakıp cepheye koşan öğrencilerimiz gerekse lojistik ve istihbarat alanında, farklı gruplar arasında iletişimin sağlanmasında yaşamlarını ortaya koyan kahraman çocuklarımızın anısına kutlanmaya başlanmıştır. Bu nedenle bu gün çocuklarımıza ülke savunması söz konusu olunca yaşın bir öneminin olmadığı ve her vatandaşın katkı sunması gerektiği öğretilmelidir. Daha önemlisi çocuklarımıza savaştan önce barışın korunması için mücadele verme gereği, İkinci Dünya Savaşında olduğu gibi savaşların dışında kalma staratejileri tarihten dersler çıkarılarak anlatılmalıdır. Bu bayramlar tarihi başarılarımız kadar başarısızlıklarımızın da sebep ve sonuçlarının irdelendiği günler olmalıdır.

Çocuklarımıza barışın hakim olduğu bir dünya bırakmak dileğiyle…

Saygılar.