Ölmenin pekçok yolu var. Yakın geçmişimde selfie çekmenin de bunlardan biri olabileceğini söyleseler inanmazdım.
Maalesef…
Dünyada selfie ölümleri her yıl artıyor.
Bir uzaktan kumanda yapmışlardı. Üstüne bir de makinada ankastre yeri vardı. Aile fotoğrafları ya da kendi resmini çekmek isteyen, küçük kumandayı eline alır makinayı da uygun yere koyar çekerdi. Tek dezavantajı uzaktan kumandayı çaktırmamaktı.
Şimdi de kendi fotoğrafını çekmek isteyen kamerayı tuşla geri çevirip çekiyor. (Telefonu tutan kolu da çaktırmamak esas.) Adına da selfie dediler. Toplu fotolar için bir de uzatıcı yaptılar. Ona da “Selfie Çubuğu”
Uzaktan kumandayla ölüm haberi hiç duymadım.
Ama selfie çekmek için nice ölüm haberleri var.
ABD’nin Carnegie Mellon Üniversite’nde öğrencilerin yaptığı bir ankette selfie ölümlerinin her yıl arttığı ortaya çıkmış.
2014 de verilen ilk resmi bilgilerde 127 kişi bu sebeple ölmüş.
Düşünsenize çok mutlu olduğunuz anı ölümsüzleştirmek isterken, kendin ölüme yallah… Doğrusu geleceğe anı bırakacağım darken hayatıma kıyamam. Selfıe yerine, veririm birinin eline, çek kardeşim bizi. İşte Türk kafası. Ama garanti. Ölüm yok. Zaten bizim insanımız meraklı turşucu, etrafa boş bakan işsiz dolu. Hatta bir iş yapmanın keyfiyetinden atlar. Ve hattaa adres bile sorsanız birkaç kişi daha atlar. İş istihdamı yaratmak lazım di mi ya? En kötü ihtimal, lanet birine gelirsen tersler. O da ölümle sonuçlanmaz.
Selfie ölümlerine maalesef biz de de çok örnek var.
Son duyduğumda Mersin’de sel felaketi sırasında selfie çekeyim derken denize düşüp kaybolan üniversite öğrencisi…
A be çocuğum bırak arkanda da sel felaketi olan fotoğrafın olmasın. Analar neye ağlayacağını şaşırdı zaten.
Bakın hangi selfie lerde ölümler olmuş.
Köprü ya da gökdelenlerin üstlerinde çekilen fotoğraflara örnek; Rus genç Andrey Retrovski, bir binanın tepesinden uçmuş. Japon bir turist Hindistan’daki ünlü Tac Mahal’in girişinde bulunan merdivenlerde düşüp ölmüş.19 yaşındaki Amerikalı Deleon Alonso Smith elindeki tabancayla selfie çekerken kendisini boğazından vurmuş.
Yine Moskova’da da 21 yaşındaki bir kadın selfie çekerken başına ateş etmiş.
Rumen vatandaşı Anna Ursu da, tren istasyonunda ki elektrikli raylarda fotoğraf çekmenin çok iyi bir fikir olduğunu düşünüp, mükemmel kareyi çekmeye çalışırken ölmüş.
Selfie bağımlılarında sıkça görülen başka durumlardan biri de, tehlikeli hayvanların yanında fotoğraf çekmek… İspanyol David Gonzalez Lopes boğaların salıverildiği geleneksel bir festivalde selfie çekerken bir boğa tarafından boynuzlanmış. Hayvan da selfiesine öyle poz istemiş naapsın.
Rusya’da bu konudaki kaygılar o kadar büyümüş ki, yetkililer bu tür selfie çekmenin tehlikelerini vurgulayan bir kampanya başlatmaya karar vermiş.
Kampanyada “Sosyal medyadaki bir milyon beğeni bile, bedelini hayatınız ve sağlığınızla ödemenize değmez” denmiş. Hatta kampanya için trafik yasaklarına benzer işaretler tasarlanmış.
İşaretlerde bir uçurumun ya da köprünün kenarı veya bir çatı gibi tehlikeli koşullarda selfie pozu veren insanlara yasak grafiği koymuşlar.
Biz de mi yapsak?
