Bu hafta birçok yetişkinin iş gücü kaybına neden olan ve çocuk yaş gurubunda ise en sık  cerrahi işlemin uygulandığı bademcik enfeksiyonunu ele alıyoruz. Bir dönem bademcik şikayetleriyle uğraşan bir hasta olarak Avrasya Hospital KBB Uzmanı Opr. Dr. Ferhat Oğuz’un konuşmalarını büyük dikkatle dinledim ve bu yazıyı da  sizin için hazırladım. Dr. Ferhat Oğuz,  burundan nefes almanın önemine vurgu yaparak özellikle uykuda geçirdiğimiz saatlerin bademciklerimizin enfeksiyona uğraması için son derece elverişli olduğunu söyledi. Bunun haricinde size söyleyeceklerimiz şunlar: Dengeli beslenin ve bu havalarda giyinimize oldukça özen gösterin. Herkese sağlıklı günler dilerim…
“Yaşamız  için hayati değere sahip olan oksijeni  sağlayan organımız olan burnumuz, ağız solunumundan farklı olarak dışarıdan alınan havanın burada ısıtılıp, nemlendirip mikrobik açıdan daha steril hale getirir. Bu yüzden burnumuzdan nefes almak sağlık için çok önemlidir.  Bademcik problemlerinin daha çok artmasının nedenlerinden biri de ağızdan alınan nefes ya da reflü şikayeti olabilir. Özellikle uykuda burun solunumunda  problem  yaşayan insanlar ağızdan nefes aldıkları için bademcik problemlerinin artmasına neden olurlar.”

Bademcik hastalığı nedir?


Bademcik hastalığının mevsimi yoktur diyebiliriz. Kışın soğuktan, yazın ise dondurma gibi tüketilen soğuk yiyecekelerden meydana gelebilir. Özellikle hava sıcaklığının sürekli değiştiği bu günlerde dikkatli olmak gerekir. Bunun da öncesinde kişinin genetiği, yani anne ve babasından getirdiği özellikler çok önemlidir. Şöyle ki;  yaz- kış dondurma yiyen ve hiç  şikayeti olmayan bir kişi ile bir kez  dondurma yese bile bademcik şikayetleri meydana gelen iki hastanın temel farkları:  bağışıklık sistemi başta olmak üzere burun içindeki anatomik bozukluklar, eğrilikler ya da sinüzit nedeniyle burundan nefes alamama ya da reflü gibi sorunlardır. Bu durumda bademcikler bahane arıyor da diyebiliriz. Bunun için öncelikle bademcik problemlerine yol açan hastalıkların tedavi edilmesi ve bağışıklık sisteminin disiplinli beslenmeyle güçlendirmek gerekir. Bunun haricinde çok soğuk ve çok sıcak yiyecek ve içecekleri tüketmekten uzak durmalısınız.

Hastalar hangi şikayetlerle size başvuruyorlar?


Hastaları hekime başvurmaya sevkeden en önemli şikayetler; boğaz ağrısı, yutma zorluğu, ateş, ağrılı olan boyunda şişlik varlığıdır. Bunların yanında halsizlik, uykusuzluk, iştahsızlık, ve özellikle çocuk yaş gurubunda gıda alımını ve nefes almakta zorluk yaratabilen boğazda şişlik yine hastaların sık şikayetleri arasında sayılabilir. Klinik bulgulara bakarak enfeksiyonun etkeni hakkında fikir sahibi olabiliriz. Örneğin; viral ajanların neden olduğu tabloda hafif boğaz ağrısı, çok yükselmeyen ateş sözkonusu iken AGBHS’nin  neden olduğu bir enfeksiyonda tablo çok daha ağırdır. Hastalık genellikle hafif kırgınlık şeklinde başlar, bunu boğaz ağrısı, yutma zorluğu va ateş takip eder. Hastalığın ilerleyen dönemlerinde genel durum bozukluğu yapabilecek boyuta varan formalara dönüş görülebilmektedir.

Bademcik tanı ve tedavi yöntemlerinden bahseder misinz?


Hastalığın tanısı genellikle şikayetlerin dinlenmesini takiben yapılan muayene ile konulabilmektedir. Muayenede tek taraflı olabilen ancak genellikle her iki bademcikde de yaygın hiperemi ve hipertrofi sık görülen bulgulardır. Hastalığın tanısında önemli bir husus ise boğaz kültürü yapmaktır.
Hastalığın tedavisi medikal ve cerrahi olarak iki kısma ayırlarak incelenebilir. Medikal tedavide en önemli ilaç antibiyotiklerdir. Ayrıca ateş düşürücüler, beslenme durumuna göre vitamin prepatları, dekonjestanlar beraberinde verilebilir. Antibiyotikler içinde eskiden çok yoğun olarak kullanılan penisilinlerden son dönemde penisilinaz (beta-laktamaz) üreten mikroorganizmaların oranının artması nedeniyle uzaklaşılmaktadır. Bunun yerine penisilinlerin beta-laktamaz inhibitörleriyle kombine edilmiş formaları, ikinci kuşak sefalesporinler ve makrlit grubu antibiyotikler kullanılmaktadır. Etken patojen olarak anaeropların düşünüldüğü durumda klindamisin ilk seçenek olarak kullanılmaktadır. Hastaya verilen antibiyotiğin 7-10 günden daha aşağı kullanılmaması da ayrıca önemlidir.

Bademcikler ne zaman ameliyat edilmelidir? 



Bademcikler geçirdikleri sık iltihaplar sonrası artık savunma sisteminin bir parçası olmaktan çıkıp kendileri vücudu zayıf hale getiren birer yapı olurlar. O zaman ameliyatla alınmaları gerekir. Mikrop üreten konumda oluşları dışında solunumu ve yutmayı engelleyecek denli büyük bademcikler de alınmalıdır. Yine kendi iltihapları sonucu yakın organlarında hastalanmalarına yol açan konuma gelmiş iseler alınmaları gerekir. Bu gibi durumlarda doktorunuz operasyon için gerekli tetkikleri yapacak ve öneride bulunacaktır.

Bademcik ameliyatı riskli midir? 



Her operasyon olduğu gibi bu ameliyat da risklidir. Bu risk anesteziden kaynaklanacağı gibi ameliyatın kendisinden de kaynaklanabilir. Bademcik ameliyatı, doku çıkarıldıktan sonra kesi yeri dikilmeyen, açık bırakılan iki saha bırakır. Bu sahalar bir süre açık kalır ve kabuklanıp iyileşir. Kanama bu ameliyatın en önemli riskidir. Ancak teknolojik gelişme bu konuyu da en aza indirmiştir. 



Bademcikler alınınca vücudun savunma sistemi zayıflamış olmuyor mu? 



Hayır. Çünkü vücutta savunma sistemine destek olan pek çok organ ve oluşum vardır. Bademcikler bunlardan sadece birisidir.

Alınan bademcikler yeniden büyür mü ? 



Hayır. Bu yanlış bir değerlendirmedir. Yeterli şekilde alınmamış bademciklerde kalıntıların büyümesi bazen bademciğin büyümesi olarak düşünülür. Yeterli alınan bademcik tekrar büyümez. 



Bademcik alınınca daha sık hasta olunur mu?


Hayır. Bademcikler alınınca savunma sistemi vücudun başka kaynaklarını harekete geçirir. Ancak bademcikleri alınan hastalar, soğuk yiyecek ve içecekleri daha fazla tüketirlerse sonuçta sıklıkla yutak iltihabı (=farenjit) geçirirler. 



Bademcik ameliyatı sonrası kanama ne zaman olur? 



Ameliyat sonrası kanama sıklıkla ameliyattan uyanma sırasında ıkınma, zorlanma gibi karın içi basıncın ve damar basıncının artması sonucu görülür. Bu nedenle ameliyattan sonraki ilk saatler önemlidir. Ancak ilk yirmidört saat hatta 7-10 gün sonra bile kanama görülebilir. Bu ameliyat hastanede yatmayı gerektirmeyen ameliyat olmasına karşın, kanama durumunda ailenin telaşlanmasının önüne geçmek için 24 saat hastanede yatırılması da mümkündür. 



Ameliyat sonrası kontrol gerekir mi?


Elbette.  Hastanın kontrolü cerrahınıza göre değişik zamanlarda yapılacaktır. İlk hafta görülür ve hastaya ameliyat yerindeki beyaz kabuklanmaların normal olduğu tekrar belirtilir. 



Ameliyattan sonra ilaç kullanmak gerekir mi? 



Ağrı kesici genellikle verilir. Bu ilaç genellikle şurup ya da damla şeklinde olur.