SUMRU AYDIN

Henüz Gazetecilik birinci sınıf öğrencisiyken biri bana sosyal medya diye bir şeyin ortaya çıkacağını ve ana akım medyayı sollayıp geçeceğini söyleseydi asla inanmazdım. Geçtiğimiz mart ayında Belediye Başkanlığı seçimlerinde olduğu gibi Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de kullanılan sosyal medya, anaakım medyayı solladı. Bu yıl yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimi Türkiye için çok önemliydi çünkü Cumhurbaşkanı atama yoluyla değil de seçim yoluyla göreve geldi. Bu da demek oluyor ki Türkiye bundan sonraki politik yolculuğuna Başkanlık sistemiyle devam edebilir. Ama burada benim göstermek istediğim seçim sürecinde uygulanan siyasal kampanyaların ne kadar etkili olduğudur. Bu yazıda seçim müziğinden Sosyal Medya’daki söylemlere kadar bir seçim nasıl kazanılır? Ya da nasıl kaybedilir? Bunu irdeleyeceğiz.

Recep Tayyip Erdoğan


Seçimlerde kullanılan en önemli enstrümanlardan biridir seçim müziği... Çünkü müzik insanı harekete geçirir. Ya da tam tersi olumsuz bir etki yapar. Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim müziğini aslında MHP kanadı tarafından sevilen Uğur Işılak seslendirdi. Buradaki amaç MHP taraftarlarından oy çalmak idi. Ve müziğini incelediğimizde gücü çağrıştırdığını söyleyebiliriz.  Uğur Işılak’ın “Milletin Adamı” adlı şarkısının içeriğindeki sözlere bakıldığında  “ Milli İrade, Milli Güç” sloganını destekler niteliğindeydi. Aslında Eski Başbakan yeni Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kurmaylarıyla birlikte seçim propagandasını daha çok kendi yolunda devam ettirdi.
Çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu ile çok fazla sözlü düelloya girmemeye çalıştı. Twitter’daki mesajlarında genelde CHP’ye seslendi ya da “Muhalefetin adayı” dedi. Bu yöntem de yani rakibinin adını telaffuz etmemek en yararlı siyasal kampanya taktiklerinden biridir. Çünkü rakibinin adını ne kadar çok söylersen insanların aklında o kişi ile ilgili algı yaratırsın.
Recep Tayyip Erdoğan’ın en pozitif çıkışı ünlülerle yaptığı futbol maçı oldu. Eski Başbakan ilk defa bu kadar pozitif ve güler yüzlüydü. Ve aslında bir siyasal iletişim kampanyası olarak baktığımızda Cumhurbaşkanı olduğunda bir takım oyuncusu olacağı sergilenmek istendi. Bunu yapabilir mi ya da ne kadar yapar onu bilemeyiz. Ben sadece kampanyanın verdiği mesajları irdelemeye çalışıyorum. Birileri Başbakana bu işin böyle gitmeyeceğini anlatmayı başardı. Başbakan bu zamana kadar hiç bu şekilde pozitif yönlerini sergileyen bir aktiviteyle ekranlarda olmamıştı. Çünkü bu sefer verilmesi istenen mesaj farklıydı.  Ve öyle görünüyor ki mesaj yerine ulaştı.

Recep Tayyip Erdoğan @RT_Erdogan  ·  Aug 6
Muhalefetin adayı bir tane miting yapamadı,otobüslerle gezerek turistik seyahat yapıyor, basın toplantıları ile durumu kurtarmaya çalışıyor.

Aslında Recep Tayyip Erdoğan’ın son darbesi CHP tarafında adaylığı tartışılan Ekmeleddin İhsanoğlu’nun İstiklal Marşını bilmediğini söylemesi oldu. Kendisi 31 Temmuz’da attığı bir tweet ile yine rakibinin adını telaffuz etmeden bir tartışma başlattı. “Daha İstiklal Marşını bile bilmeyen bir adaya…”  şeklinde başlayan mesaj hem CHP hem de MHP kanadında soru işaretleri yarattı. 3 Ağustosta attığı mesajda ise rakibini Monşer olarak tanımlayıp, bir kez daha halk adamı olmaktan dolayı memnun ve hatta gururlu olduğunu ima etti. Bunun dışında Sosyal Medya’da Erdoğan Gönüllülerinin oldukça etkin olduğunu söyleyebiliriz. Tabii ki bu etkinlik seçim kazanmak için ancak bir yere kadar yararlı olabilir. Bunu da biliyoruz.

Recep Tayyip Erdoğan @RT_Erdogan  ·  Jul 31
Soruyorum sizlere: Daha İstiklâl Marşını bile bilmeyen bir adaya CHP'li ve MHP'liler nasıl oy verecek?

Recep Tayyip Erdoğan @RT_Erdogan  ·  Aug 3
Neymiş, 3 dil biliyormuş bu monşer aday, biz tercüman aramıyoruz, ülkeyi yönetecek adam arıyoruz

Tayyip Erdoğan’ın Siyasal İletişim Kampanyasının Stratejileri:


+ Etkili seçim müziği
+ Liderlik imajını destekleyen slogan
+ Rakibini umursamamak ve adını telaffuz etmeme
+ Futbol maçı yaparak güçlü ve pozitif yönünü sergileme
+ Rakip partinin adayını ilgili partinin en önem verdiği nitelik ile çökertme.
+ Sosyal Medyayı doğru kullanma


Eklemeddin İhsanoğlu


Yine seçim müziği ile başlarsak çok doğru bir tercih olmadığını söyleyebilirim. Ekmeleddin İhsanoğlu’nu Anadolu insanı olarak tanıtmak isteyen CHP ‘nin yarı şiir yarı şarkı olan seçim müziğinin kulağı oldukça rahatsız ettiğini söylemek mümkün. Ayrıca “ Ekmek için Ekmeleddin”  sloganı telaffuz edildiğinde içerisinde bulunan “E” harflerinin bolluğu nedeniyle bir “kakafoni” yarattı. Sadece bu da değil, slogan Sosyal Medya’da da büyük yankı buldu. Ve Ekmek için Ekmelettin, Lavaş için Mansur Yavaş, Demir için Selahattin Demirtaş şeklinde dizeler yazılmaya başlandı. İhsanoğlu, her ne kadar bu tür yaratıcılıklardan duyduğu mutluluğu söylese de bir sloganın insanlar üzerinde pozitif yapması gerek etkisinin nasıl negatife dönüştüğünü örnek olarak görmemiz mümkün.

Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, Başbakan’ın kendisine gönderdiği mesaja verdiği yanıtın büyük bir hata olduğunu söyleyebilirim. Ne yazık ki kendisinin sosyal medya ve iletişim danışmanları iletişimde umursamama ilkesini bilmiyor. AKP ise umursamama taktiğini İBB seçimlerinde de uygulamıştı. Kadir Topbaş hiçbir zaman Mustafa Sarıgül’ün söylemlerine doğrudan yanıt vermedi. Sosyal medyadaki iletilerini yanıtlamadı. Ve sonuçlarını da olumlu olarak aldılar. Tüm bunlara ek olarak Ekmeleddin İhsanoğlu’nun Twitter hesabına göz attığımızda attığı iletilerinin ortalama 500 -1000 arasında bir sayıyla  retweetlendiğini görebiliriz. Bu da bir Cumhurbaşkanı adayı için oldukça az bir rakam.

Ekmeleddin İhsanoğlu @profdrihsanoglu  ·  Aug 5
Sayın Başbakan ülkeyi yönetecek adam arıyormuş. Aramasına lüzum yok, iletişim bilgilerim zaten kendisinde var. :) pic.twitter.com/t8TShdOA6M

Ekmeleddin İhsanoğlu nasıl kaybetti?


    •    Kötü seçim müziği
    •    Negatif Slogan
    •    Rakibi umursama
    •    Temsil yeteneğindeki zayıflık
    •    Sosyal Medyadaki yetersiz temsil.

Seçimin Gerçek Galibi Kim?

Cumhurbaşkanlığı seçimi her ne kadar Ekmeleddin İhsanoğlu ile Recep Tayyip Erdoğan arasında geçse de seçimin gerçek galibinin Selahattin Demirtaş olduğunu söylemek mümkün. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan için  % 51.79’luk sonuç çok yeterli gelmedi. Selahattin Demirtaş’ın %9,76’lık oy sonucundan ziyade çizgisinde devam etmesi değişik çevrelerin takdirini kazandı. Şüphesiz Selahattin Demirtaş için bu adaylık süreci kariyerindeki en önemli dönemlerden biriydi. Yıllar evvel henüz daha gençken dağda çektirdiği resimler olmasaydı siyasi kariyerinde daha verimli sonuçlar elde edebilirdi. Tabii ki bu cümle sadece bu seçim için söylenebilir. Zira önümüzdeki dönemdeki seçimlerde insanlar geçmişi biraz daha unutmuş olacaklardan Selahattin Demirtaş’ın yıldızının daha da parlayacağını ön görmek mümkün.  

Ya CHP?...

Bu dönemde CHP’nin başına kimin geçeceği çok önemli. Bu kişi her kim olursa olsun Cumhurbaşkanı olarak Recep Tayyip Erdoğan ile çalışacağını bilmeli, kabullenmeli ve ona göre davranmalıdır. Önümüzdeki kurultayda Muharrem İnce’nin başkanlık koltuğuna oturmasının CHP için çok yararlı olacağını söyleyemem. Bunun için Mustafa Sarıgül uygun tek aday olacaktır. Fakat Mustafa Sarıgül de karizmatik liderliğin tüm özelliklerini taşıdığı için Cumhurbaşkanı ile iyi anlaşma konusunda sorunlar yaşayabilir. Ama en azından CHP halka daha yakın ve daha çalışkan bir parti olmaya başlayacaktır.