Öncelikle merhaba Aysel Hanım. Bizler sizi “Gönül Yarası” albümü ile tanıdık. Şimdilerde Yıldız Tilbe’nin “Leyla Mecnun Aşk Görsün” şarkısına bir klip çektiniz. Ve herkes bu klibi konuşmaya başladı. Klip ile başlamak istiyorum. Nerden geldi aklınıza?
Biliyorsunuz ki ben Ankara'da sanatçıyım. Müzisyen Arkadaşım Mustafa Taş bir gün bizlere bu şarkıyı söylemişti, çok hoşuma gitti. Sonra bu şarkının Türkiye'nin en büyük değerlerinden Yıldız Tilbe’nin şarkısı olduğunu öğrendim. Bizim evimizde bir stüdyomuz var. Vokallerle birlikte şarkıyı söyleyelim istedik. Herkes sesime çok yakıştırdı. Bir singlesini şuanda çıkaramıyoruz çünkü sözü ve bestesi dediğim gibi Yıldız Tilbe'ye ait, kendisinden bu şarkı için izin almamız gerekiyor. İzin alabilirsek gerçekten çok isterim. Klip ise, Youtube'ye verdiğimiz bir şarkı oldu. 6 Ekim’de söyledik, çektik. Klipteki bayanların her biri müzisyen arkadaşlarımın eşleridir. O gün hepsi yanımdaydı bu şekilde bir anda karar verdik ve renklendirelim istedik. Yaptığımız bu çalışma çok beğenildi. 

2014 senesinde “Gönül Yarası” adında harika bir albüme imza attınız. Bizler de sizleri bu albümlerinizdeki şarkılar ile tanımaya başladık. Albüm hakkında bilgi verir misiniz?
Evet. 2014 Ekim ayında albüm çıktı. Aslında konservatuar dönemlerimde repertuarına başlamıştım, albümü 2014'te bitirebildim. Yani 5 -6 senede toparlanan bir albüm oldu. Benim ilk albümüm. Toplam 14 şarkıdan oluşan bir albüm. Savaş Yakupoğlu, Miraç Kutlu, H. Cevahir Ünal, Mustafa Sarıkaya, Erdinç Aksaç gibi Ankara’nın başarılı müzisyenlerinden oluşan dev bir kadro bu albümde bir araya geldik. Yönetmenliğini Savaş Yakupoğlu’nun yaptığı bu albümün bütün şarkılarının kayıtları ve mixi stüdyo duy Ankara’dada Savaş Yakupoğlu tarafından, masteringi ise, Artline stüdyolarında, Hakan Nart tarafından yapıldı. Albümde bulunan 14 eserin biri Erol Parlak, bir eseri Adem Aslandoğan ve Edip Bülbül’e, iki eseri Deniz Köseoğlu, diğer iki eseri İlknur Yakupoğlu, bir eseri Evren Çelik, bir eseri Emrah Öz, bir eseri Yüksel Baltacı’ya ait. Ayrıca da beş eserin de anonim olduğu bu albümü sevenlerimizin beğenisine sunduk. Albümün fotoğraf çekimleri Onur Bacacı, grafik tasarımı Psd Ajans tarafından gerçekleştirildi. Prodüktörlüğünü Yaşar Özel üstlendi. Yapım Duy Müzik’ten çıkan, dağıtımını İber müziğin üstlendiği  “Gönül Yarası” albümü,  22 Ekim 2014′ de tüm müzik marketlerde dinleyicilerimizle buluştu diyebilirim. 

Albümdeki şarkılar nelerdi?
Albümde İlk şarkı "Sen Gittin Ya" oldu. Ardından albümünde adı olan “Gönül Yarası”, “İğdeli Yar”, “Öldüm Yar”, “Karaduman”, “Evlerinin Önü Yıldız Piyade”, “Karanfil”, “Emmoğlu”, “Ben Denizde Bir Gemi”, “Delale- Değerlim”, “Eyvah”, “Kayadan İndim Bugün”, “Bir Derin Sevdaya Düştüm”, “Gemideyim Gemide” şarkıları var. 

“Gönül Yarası çok beğenildi”
“Sen Gittin Ya” ilk şarkıma klibi çektik. Albümün lansıman konserinden olan görüntüleri de “Gönül Yarası” şarkısı için toparladık. Ama “Gönül Yarası”nı daha çok sevdiler. Konserden verilen görüntü özel hazırlanmış konser klibi gibi oldu. 

Albümün bir hikayesi var mı?
Yoo hayır. Sevdiğim eserlerden oluşuyor. Hissettiğim ve okumaktan zevk aldığım eserlerin bir araya gelmesi ile oluştu. Albümde anonim türküler ve besteler var. 

Sese değer verenlerin gerçekten de beğendiği birisiniz. Sesiniz hakkında ne tür yorumlar alıyorsunuz?
Bazı dinleyenler sesimi Zara'ya benzetiyor. Kendisi gerçekten güzel bir sestir. Fakat ben pek sesimin benzediğini düşünmüyorum. Kadife sesli buluyorlar. “Seni dinledikçe kendimizi buluyoruz” diyenler oluyor. 

Sizi benzettikleri bir ünlü var mı?
Ebru Yaşar’a benzetiyorlardı. Ziynet Sali'ye benzetiyorlar. Bazen “Jennifer Lopez & Ebru Yaşar karışımı” diyorlar. Giydiğim kıyafet, yaptığım saç ve makyaja göre değişiklik gösteriyor diyebilirim. 

Nasıl bir çocuktunuz?
Pek hatırlamıyorum ki nasıl bir çocuktum. 1982 yılında Ankara Bala’da doğdum. İlk ve orta öğrenimimi Demetevler İlköğretim Okulunda, Liseyi Yenimahalle Yunus Emre Kız Meslek Lisesinde okudum. Uysal bir çocukmuşum. Çok yaramazlık yapmazmışım. Hatırladığım elime kumandayı alıp şarkılar söylediğim…

Müziğe adım attığınızda ailenizin tepkisi nasıl oldu?
Müzisyen bir aileden gelmiyorum, bu nedenle biraz zorlandım diyebilirim. 1999 yılında Kültür Bakanlığı Türk Halk Müziği Korosuna girmeye hak kazanınca korada söylemeye başladım. Bu dönemde de ailem hep memur olmamı istedi. Solistliğe sıcak bakmadılar. Bende onları dinlemedim. Ve iyi ki dinlememişim diyorum. Korodan sonra 2002 yılında Sakarya Üniversitesi Devlet Konservatuarı Türk Müziği Bölümüne girdim. Böylece müzik yaşamını seçmiş oldum. 

Herhangi bir ünlüyle bir anınız var mı desem ilk aklınıza gelen ne olur?
Biz “Bodrum Masalı” dizisi için bir müzik yaptık. Orada yayınlanacak bir şarkım var. Şevval Sam beni dinlemiş. Ardından kendisi beni aradı ve “Çok başarılı buldum ağzına sağlık” dedi. Benim için inanılmaz gurur vericiydi. Aklıma gelen ilk anım bu  

Hayatınızda yapmak istediğiniz ve yapamadığınız ne var?
Aslında bir şey yok. İmkanlar dahilinde yapmak istediğim her şeyi yapıyorum. Onun dışında yok. 

Bir gününüz nasıl geçiyor?
Çok zorrr... 4 yaşında Asya adında bir kızım var. Zamanımın çoğunu ona ayırıyorum. İşim olmadığı zaman tüm zamanım onun. Bu sene okula kreş dönemine başladı. Onun haricinde sürekli çalışıyoruz.

Siz Ankara’da sanatçısınız fakat birçok müzik piyasası da İstanbul’da bunun zorluğu oluyor mu?
İstanbul uzak ve çok kozmopolit geliyor. Ben Ankara'da doğdum ve hep Ankara yaşamıyla büyüdüm. Şimdilik İstanbul bana uzak geliyor. İleride ne olur bilmiyorum çünkü bir müzisyenin bir ayağının da İstanbul’da olması gerekiyor. Müzik piyasası tamamen İstanbul'da! İstanbul’da da konserler yapmayı düşünüyoruz. 

Ülke gündeminden dolayı birçok sanatçının konserleri iptal edildi ve bu durumdan en çok etkilenen kişiler sanatçılar oldu. Bu sizi de etkiledi mi?
Elbette. İstanbul’da nasıl kötü bir gün geçtiyse, Ankara'da da bir o kadar kötü bir gün geçti. Uçaklar tepemizden hiç inmedi. Çok korktuk. İnşallah bir daha böyle bir girişim yaşamayız. Bu süreci de en güzel biçimde atlatırız bir daha da olmamasını istiyorum. Her sanatçı gibi bizimde konserlerimiz iptal edildi. İnşallah yavaş yavaş düzelecek.
"Bir albüm yaptık zaten bundan sonra bir süre single çıkarmayı düşünüyoruz. Albüm için biraz daha zaman var diye düşünüyorum."

Bir şarkı sözü size geldiğinde onu albüme koymanız için ne gerekiyor?
Güzel bir soru :) Eseri dinliyorum çok güzel bir eser oluyor ama stüdyoya girip okuduğum an onu hissetmeyebiliyorum. “Olmadı bu şarkı bana göre değil” diyorum. Bazen de tam tersi oluyor. “Bu şarkı bana göre değil” diyorum. Müzisyen arkadaşlarım “hadi bir oku bakalım” diyorlar. Okurken öyle bir hissediyorum ki hemen albümüme koymak istiyorum. 

Peki siz şarkı sözü yazabiliyor musunuz?
Aslında denedim ama olmadı bence. Evet, bir tane şarkımı yazıp söylemiştim, hatta sosyal medyada küçük bir bölümünü paylaştım. Kendim çok beğenmedim o yüzden sonra kaldırdım. Söz yazmak için üstüne düşmek gerekiyor ya da o bir başka alan. Onu hissetmek, düşünmek lazım... Ben ise yorumcuyum.

Sosyal medyadan ulaşıp sizi dinleyenler en çok hangi şarkınızı beğeniyor? 
Çoğu şarkımı beğeniyorlar fakat “Öldüm yar” en çok beğenilen şarkım diyebilirim. 

Konserleriniz nasıl geçiyor?
Bir repertuar belirliyoruz. Genelde sosyal ağlarımdan paylaştığım eserleri de dinlemek isteyenler oluyor onları da koyuyorum repertuarıma.   

Yakın gelecekte ne tür projeleriniz olacak? 
İki yeni eser yaptık. Biri bu dizide yayınlanacak olan diğeri de müzisyen arkadaşımız Bahtiyar Özdemir'in bir şarkısı; onu single olarak çıkarmayı düşünüyoruz. Okumalarımız bitti. Klip çekip yayınlayacağız. Onun haricinde konserler var. Jolly Joker’lerle görüşme içindeyim çok istiyorum burada şarkı söylemeyi. Ayrıca yeni projeler üretiyoruz.

Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?
Sosyal medyadan bana ulaşıp o kadar güzel mesajlar atıyorlar ki inanılmaz mutlu oluyorum. “Seni çok seviyoruz ve bizden biri gibisin” diyorlar. Bu çok hoşuma gidiyor. Ayrıca bu röportajı okuyan tüm okuyucularınıza ve tüm sevenlerimize selamlarımı iletiyorum. Ben de onları çok seviyorum. 

Bizde bu güzel röportaj için sizlere teşekkür ederiz. İstanbul’a tekrar yolunuz düşerse sizleri gazetemize bekleriz. Güzel projelerde bir araya gelmek dileğiyle…
Bende teşekkür ederim Elif Hanım. Tekrar görüşmek üzere…

Doğum tarihi: 29. 01. 1982
Burcu: Kova 
En sevdiği huyu: Sakin olmak
En sevmediği huyu: Sabırsız olmak
En sevdiği renk: Siyah
En sevdi çizgi film: Pepe
En sevdiği söz: Hissedebildiğin kadar duyarsın. 

Röportaj: Elif Günay