Önümüzdeki yıllarda basılı gazetelerin yerlerini, tümüyle internet gazetelerine bırakmaları beklenmekte. 
Artık cep telefonlarından da gazete okunabildiği düşünüldüğünde, yazılı basının dijital ortamdan uzak kalmasının çağın gerisinde kalması anlamına geleceği çok açık.   
İşte tam bu bağlamda da internet habercilerinin yaptığı iş büyük bir önem kazanıyor. Ancak ne yazık ki şimdiye kadar pek çok ortamda onlar gazeteci olarak kabul edilmiyordu. Ta ki Yargıtay’ın aldığı son karara dek.  
Yargıtay, elektronik gazetelerin yayın koordinatörlüğünü yapan çalışanın, Basın İş Kanunu kapsamında olduğunu kabul etti. 
Gazeteciler; 5953 Sayılı “Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tanzimi Hakkında Kanun” kapsamında çalışmaktalar. Peki internet medyasında çalışan emekçilerin durumu ne olacak? İnternet medyası kanunu henüz çıkmadığı için gazeteci sayılmayan, Basın Kartı alamayan internet habercileri hangi kanun kapsamında çalıştırılmalı? 
Basın kartlı 14-15 bin gazetecinin dışında kalan binlerce gazeteciyi ilgilendiren bu sorunun cevabı Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Hukuk Danışmanı Avukat Gökhan Küçük’ün hazırladığı “Gazetecinin El Kitabı Basın İş Kanunu’ndan Doğan Haklar” isimli kitapta veriliyor. Avukat Gök- han Küçük, Yargıtay’ın emsal teşkil eden önemli kararıyla ilgili, kitapta şu bilgileri veriyor: 
Yargıtay ‘Gazetenin yayınlanması bir başka anlatımla basılıp çoğaltılması gerekirse de günümüzde teknoloji ve iletişimin geldiği nokta itibarıyla, gazetenin nesne olarak basımı ve dağıtımı bir zorunluluk değildir. Gazetenin elektronik ortamda, umuma açık olarak yayınlanması ve okuyucunun yararlanmasına sunulması da mümkündür. Somut olayda davalı işveren, internet ortamında gazetecilik faaliyetlerini yürütmüş ve davacı da iki gazetenin koordinatörlüğünü yapmıştır. Bu itibarla davacının çalıştığı işyeri, 5953 Sayılı Yasa’nın 1. Maddesi’nde sözü edilen “gazete” kavramı kapsamında değerlendirilmelidir” diyerek Kanun’un 1. Maddesi’nin geniş yorumlanması gerektiğine karar vermiştir.”  
Basın İş Kanunu’na göre; Türkiye’de yayınlanan gazete, mevkute ve haber ajanslarında, fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışanlara gazeteci denir. Bunun yanında, fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışmak zorunluluğu vardır. Kısaca şöyle ifade edebiliriz: Bu Kanun’un kapsamına giren işyerinde, fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışanlara gazeteci denir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, fikir ve sanat işinde çalışma ölçütü ile ilgili olarak; ‘Fikir ve sanat işinde çalışma ölçütü, gazetecilik mesleğinin yerine getirilmesine dair ve doğrudan doğruya söz konusu alanlarda çalışmayı ifade eder. Buna göre, yazar, muhabir, redaktör, düzeltmen, çevirmen, fotoğrafçı, kameraman, ressam, karikatürist gibi çalışanlar gazetecilik mesleği ile doğrudan doğruya ilgili olup, gazeteci olarak değerlendirilmelidir. Ancak aynı tür işyerlerinde teknik sorumlu, şoför, sekreter, muhasebe elemanı, satış ve pazarlama gibi işlerde çalışanlar gazeteci olarak değerlendirilemezler’ görüşündedir.”      
Soru, görüş ve önerilerinizi lütfen [email protected]  adresine iletiniz.