Down Sendromu Derneği verilerine göre Türkiye’de yaklaşık 100 bin kişi bu hastalıkla birlikte yaşıyor. Genetik bir farklılık olarak tedavisi malesef bulunmamakta. 
Geçenlerde gazeteci olarak Bimeks Down Türkiye Kariyer ve Bağımsız Yaşam Akademisi’nin programına davetliydim. 
Üç yıldır uyguladıkları iş koçluğu projesi ile onlarca Down sendromlu genci iş sahibi yapan Down Sendromu Derneği, bu kapsamlı akademi ile 28 gence daha eğitim vererek, onları iş hayatına hazırlıyor. 
Yanlış duymadınız. Genetik farklılık nedeniyle zihinsel gelişim geriliğine sahip bu gençler, işe girecek, para kazanacak ve evlerine ekmek götürecekler.     
Bu eğitim sırasında öncelikle kendilerine güvenme, tek başına alışveriş etme, evden işe gidebilme, bankadan para çekme, fatura ödeme, yemek yapma, bilgisayar kullanımı, iş görüşmelerine gitme ve özgeçmiş hazırlama gibi pek çok konuyu öğreniyorlar.
Akademinin programında İtalyan Down Sendromu Derneği’nden danışmanlık alınıyor. 
Yurt dışında Down sendromlu pek çok insanın kadrolu olarak çeşitli işlerde çalıştığını görenler bunun Türkiye’de de gerçekleştirilmesi için kolları sıvamışlar. Bu bağlamda Bimeks firması öncü bir görev üstlenmiş. 
Akademi kurulmadan önce yürütülen proje sayesinde, şu an 17 gencimiz çalışma hayatına başlamış durumda. 
Bu gençleri toplantı sırasında tek tek tanıma imkânım oldu. Ama bir tanesi beni çok etkiledi. Çünkü bu gencimiz kazandığı para ile kardeşini üniversitede okutuyordu.    
Aslında zihinlerdeki engelleri aştıktan sonra başka engelleri aşmak çok daha kolay oluyor. Ailelerin evlatlarına desteği, bilinçlenme ve verilen eğitimler, onları mutluluğa ve kendi ayakları üzerinde durmaya götürüyor. 
Zihinsel engellilerin rutin olmayan işlerde de çalışabileceğinin en güzel kanıtını bu 17 gencimiz ortaya koyuyor.  
Dileğim Bimeks dışında da diğer tüm özel sektör firmalarının konuya karşı duyarlı olmaları. 
Hiç kimse bilerek ve isteyerek engelli olmuyor. Üstelik her sağlam birey, aynı zamanda ilerisi için bir engelli adayı.  
Biraz empati lütfen.