Hep bir şeylerin yarımdı. Bir şeylerin eksikti hayatında.
Kendini tamamlamak adına hep öbür yarını arardın.
Sonra bulduğun ve doğru sandığın insanlara sıkıca bağlandın.
Bulduğunu ve tamamlandığını düşündüğün şey bağımlılığa dönüşen ve seni her gün biraz daha yalnızlaştıran korkularının ta kendisiydi.
Delirten bir korkunun tutsağı olmuştun.
Üstüne titredikçe onu biraz daha kendinden soğutuyor aynı zamanda kendi gözünde ilahlaştırıyordun.
Sen üstüne titredikçe o ya fazla ilgiden bunalıp kaçıyor veya bu ilgiden şımarıp kendini Hint kumaşı sanıyordu.
Açık ve netti her şey aslında…
Görmek için bir dolu sıkıntılı süreci geçirmen, yüreğinin kanaması gerekmiyordu fakat kaybetme korkusu vardı ya işte sonunda ona yenildin.
Her türlü fedakarlığı yapmaya hazırdın.
Senden önce o geliyordu. Buna kendi açından ‘onu çok seviyorum’ olabilirdi.
İşin özü ilahlaştırdığın şeyin istediğin gibi şekillenmesi ve onu yönetme gücünün ellerine geçmesi idi belki de…
İnsan birine sınırsız ve karşılıksız böylesine verici olursa karşılığında ne bekler…
Karşılıksız sevgi dediğin şey bu şablona uyuyordu.
Sevgiye aç, bilaç yanın bir canavardan farksızdı.
Tabi ki gidenler yıllar sonra da olsa sana geri döneceklerdi.
Böyle bir köle bulamayacakları için kaçınılmaz bir sondu.
Sana döndüklerinde ise artık sen o eski sen olmayacaktın.
***
Bu duygu girdabından kurtulmanın bir yolu hatta birçok yolu vardı elbette.
Kökenine inmek gerekiyordu iç dünyanın.
Sen de ki hangi duygu, hangi his seni bu çıkmaza sokuyordu.
Korkularının gerisinde ne gizliydi seni bir başkasına bağımlı yapan.
Fazla kiloların mıydı?
Kendini çirkin mi hissediyordun?
Biri senin değersiz olduğunu mu hissettirmişti.
Ailenden göremediğin ilgi ve sevgiyi nasıl küçükken onların ilgi odağı olmaya çalışarak almaya çalışıyordun ise şimdi de aynı deneyimi yeniden yaşatıyorsun kendine.
***
Bir yanın ondan uzaklaşmak isterken diğer yanın onu sürekli kontrol altında tutmak istiyordu. Araya sınırlar koyamıyor ne kadar kopmak istesen de ondan kopamıyordum.
Ne zaman onu bırakmaya kalksan içindeki fırtınalar ve acı seni harabeye dönüştürüyor, kolunun kanadının kırıldığını düşünüyordun.
***
Kendini tüketen ilişkilerden sonunda bir destekle kurtulmayı başardın. Şimdi tek başına yetebilmenin, sağlıklı bir ilişki içinde olmanın huzurunu yaşıyorsun.
Artık drama dönüşen hayatını terk ederek yeni bir yaşama kucak açıyorsun.